TR EN
Plastiği Anlamak

Plastiği Anlamak: Geri Dönüşümün Gizli Sorunları ve Sürdürülebilir Bir Gelecek İçin Stratejiler

Fotoğraf: Antoine GIRET 

Plastiğin geri dönüşümü karmaşık bir süreçtir ve tamamen imkânsız olmasa da geri dönüşümü zorlaştıran ve aşılması gereken birçok neden vardır. İşte bu nedenlerden en önemlileri:

Plastik Türleri: 

Üçgen geri dönüşüm sembolünün içinde bulunan 1'den 7'ye kadar sayılarla gösterilen birçok farklı plastik türü vardır. Her plastik türünün farklı bir şekilde geri dönüştürülmesi gerekir. Bu da geri dönüşüm başlamadan önce plastiklerin ayrıştırılması gerektiği anlamına gelir ki bu da emek yoğun ve maliyetli olabilir. Diğer taraftan aynı türde işaretlenmiş olmasına rağmen kimyasal içeriklerinden dolayı birbiriyle karışmaması gereken plastikler de vardır.

Her biri bir Reçine Tanımlama Kodu (RIC) ile tanımlanan yedi ana plastik türü mevcuttur. Bunlar

#1. PET (Polietilen Tereftalat): Meşrubat ve su şişelerinde sıklıkla kullanılır. PET'in geri dönüşümü nispeten kolaydır ve genellikle elyaf endüstrisi için polyestere dönüştürülür.

#2 HDPE (Yüksek Yoğunluklu Polietilen): Süt sürahilerinde ve deterjan şişelerinde bulunur. PET gibi, yaygın olarak yeni şişelere veya plastik keresteye geri dönüştürülür.

#3 PVC (Polivinil Klorür): PVC'nin yüksek klor içeriği ve yaşam döngüsü boyunca salınan zararlı dioksinler nedeniyle geri dönüşümü zordur. Genellikle borular, suni deri döşemeler veya pencere çerçeveleri için kullanılır. Birçok ülkede kullanımı tamamen yasaklanmış, bazı ülkelerde ise çocuk oyuncakları ve gıda ürünleri paketlemede yasaklanmıştır. Almanya 2005 yılından beri çöp toplama alanlarına PVC atılmasını yasaklamış, 274 bölgesinde PVC ile ilgili sıkı denetimler yerel yönetimler tarafından yürürlüğe sokulmuştur. Avrupa Birliği ise PVC ile ilgili olarak 8 Mayıs 2023 tarihinde Avrupa Birliği (AB), 1907/2006 (EC) sayılı Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması Tüzüğünün (REACH Ek XVII'nin 63. maddesi) Ek XVII'sinin 63. maddesi kapsamındaki kurşun ve bileşiklerinin kısıtlanmasını revize etmek için (EU) 2023/923 sayılı tüzüğü yayınlamıştır.

PVC çevreye en çok zarar veren plastiktir. Polivinil klorür, adında da belirtildiği gibi, ozon tabakasını tahrip etmek de dahil olmak üzere birçok toksik çevre sorunuyla bağlantılı olan klor içerir. Klor toksinleri havada birikir, su ve besin zinciri yoluyla aktarılır. Bu zincirin tepesinde yer alan insanlar ise tüm bu zararlı bileşikleri besin zinciri yoluyla yutarak sindirim sistemi üzerinden vücutlarına alırlar. İnsanlar toksinleri yuttuğunda, kısırlık sorunları, hormonal bozukluklar, kanser ve çok daha çeşitli sağlık sorunlarına maruz kalır. PVC ayrıca çevre için çok zehirli olan ve insanlar tarafından solunabilen ve yutulabilen dioksinler de üretir. Dioksinlerin dünyadaki en zehirli kimyasal bileşik olduğu, insanlar ve çevre için son derece tehlikeli olduğu bağımsız laboratuvarlar ve çevre kuruluşları tarafından raporlanmıştır. Hem çevresel hem de sağlıkla ilgili endişeler göz önüne alındığında, ülkelerin ve şirketlerin neden PVC'den uzaklaşmak istedikleri şaşırtıcı değildir.

#4 LDPE (Düşük Yoğunluklu Polietilen): Plastik torbalarda ve film sargılarında bulunan LDPE'nin geri dönüştürülmesi artmakla beraber düşük ekonomik değeri nedeniyle yeteri kadar yaygın değil.

#5 PP (Polipropilen): Genellikle pipetlerde, şişe kapaklarında veya gıda kaplarında kullanılır. PP geri dönüşümü artmaktadır ancak hala PET veya HDPE kadar yaygın değildir.

#6 PS (Polistiren): Yaygın olarak strafor olarak bilinen PS, işlemin maliyeti ve çevresel etkisi nedeniyle nadiren geri dönüştürülür.

#7 Diğerleri: (BPA, Polikarbonat ve LEXAN): Biyo-plastikler de dahil olmak üzere diğer plastikler için genel bir kategori. Bunlar, farklı plastik türlerinin karışımı nedeniyle nadiren geri dönüştürülür.Her plastik türü farklı bir geri dönüşüm süreci gerektirir, bu da geri dönüşüm akışına karmaşıklık ve yüksek maliyet ekler.

Kirlenme: Plastiklerin düzgün bir şekilde geri dönüştürülebilmesi için temiz olması gerekir. Gıda kalıntıları veya diğer kirlenme türleri geri dönüşüm sürecini engelleyebilir. Bu kirliliklerin giderilmesi ise maliyetli ve karmaşık olabilir. Geri dönüştürülemeyen malzemeler veya gıda atıkları geri dönüştürülebilir plastiklere karıştığında kontaminasyon meydana gelir. Bu durum geri dönüşüm sürecini önemli ölçüde sekteye uğratarak tüm partinin atılmasına neden olabilir. Tüm geri dönüştürülebilir malzemelerin bir arada toplandığı tek akışlı geri dönüşüm programlarında kontaminasyon riski yüksektir ve genellikle plastikler birbiriyle karıştırıldığından veya geri dönüşüm için temiz olmadığından geri dönüşüm oranı %10’un çoğu kez altındadır. Doğru geri dönüşüm konusunda tüketici eğitimi ise sürekli bir zorluktur ve çoğu plastiğin niteliğini tüketici ayırt edemezken geri dönüşüm kuralları da genellikle yerel yönetimlere göre değişmektedir.

Kalite Bozulması: Cam veya metal gibi malzemelerin aksine, plastik kalitesi her geri dönüştürüldüğünde bozulur. Plastiği oluşturan polimer zincirleri geri dönüşüm sırasında kısalır, bu da geri dönüştürülen plastiğin fiziksel özelliklerinin bozulmasına sebep olur. Bu durum plastiğin kullanılamaz hale gelmeden önce yalnızca sınırlı sayıda geri dönüştürülebileceği anlamına gelmektedir. En çok kullanılan plastiklerden olan PP (Propilen) fiziksel özelliğini koruyabildiği sınırı üçüncü geri dönüşüm sonrası aşarak nitelikleri doğrultusunda kullanılamaz hale gelir. Örneğin, PET plastik genellikle tekstil, halı veya plastik keresteye dönüştürülür. Bu ürünler artık tekrar geri dönüştürülemez. Sonuçta plastik malzemeler önünde sonunda çöp sahasına veya yakılarak imhaya gönderilmektedir.

Geri Dönüştürülemeyen Plastik Ürünler:  Tüm plastik ürünler geri dönüştürülebilir değildir. Plastik torbalar, plastik ambalajlar ve strafor gibi ürünler genellikle ayaküstü geri dönüşüm programları aracılığıyla geri dönüştürülemez ve işlenmesi için özel tesisler gerekir. Plastik torbalar, film sargıları ve strafor gibi plastik maddelerin geri dönüşümü zordur ve genellikle geri dönüşüm tesislerinde de sorunlara neden olur. Makinelere dolanarak maliyetli kapanmalara ve onarımlara yol açabilirler. Bu malzemeleri işleyebilecek özel tesisler olsa da yaygın erişim eksikliği, bu malzemelerin genellikle çöplükte veya çevrede son bulması anlamına gelmektedir. Tek kullanımlık gıda ambalajları, mutfakta ve ambalajlama da kullanılan esnek filmler, çöp torbaları gibi kontamine olasılığı yüksek alanlarda kullanılan plastikler geri dönüştürülemez. Karton veya kağıt yüzeylere uygulanarak sıvı geçirmezlik için kullanılan plastik filmler ise hem kağıdın hem plastiğin geri dönüşümünü olanaksız kılar.Ekonomik Faktörler:

Genelde plastiği geri dönüştürmenin maliyeti yeni, işlenmemiş plastik üretmekten daha yüksektir. Sadece geri dönüştürülebilir yüksek maliyetli teknik plastiklerde belki bu maliyet karşılanabilir. Bu ekonomik gerçeklik ve dalgalanan petrol fiyatları (plastik petrolden elde edildiği için) geri dönüşüm çabaları üzerinde caydırıcı bir etki ortaya koyar. İşlenmemiş plastiğin elde edildiği petrolün düşük maliyeti, genellikle yeni plastik üretmeyi mevcut plastiği geri dönüştürmekten daha ucuz hale getirir. Bu ekonomik gerçeklik plastik geri dönüşümünün uygulanabilirliğini zayıflatmaktadır. Ayrıca, geri dönüştürülmüş plastik pazarı üreticilerin talebine bağlıdır ve bu da petrol fiyatları, geri dönüştürülmüş malzemenin kalitesi ve yönetmelikler gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak dalgalanabilir. Üreticilerin ise en büyük sıkıntılarından biri geri dönüştürülmüş plastiğin içerik niteliğidir (belirli fiziki özellikleri elde etmek için kullanılan katkılar, renklendiriciler vb.). Belirlenmiş veya regüle edilmiş kalite standartları ve muhakkak uyulması gereken fiziki özellikler söz konusu olduğunda üreticiler geri dönüştürülmüş plastiklere bel bağlayamaz.

Altyapı Eksikliği:  Tüm topluluklar veya ülkeler plastik geri dönüşümü için gerekli altyapıya (plastik atıkların ayrıştırılması, temizlenmesi ve yeniden işlenmesi için tesisler vb.) sahip olmadığı gibi, tüketicilerin neredeyse konu hakkında hiç bilgisi yoktur. Plastiğin geri dönüştürülmesine yönelik altyapı küresel olarak ve hatta tek tek ülkeler içinde bile tutarsızdır. Buna sadece geri dönüştürülebilir malzemeleri işleyecek tesisler değil, aynı zamanda toplama ve ayırma sistemleri de dahildir. Tüketiciler geri dönüşüm konusunda gayretli olsalar bile, yerel tesisler malzemeyi yeterince işleyemezse tüketicinin çabaları boşa gider. Bazı ülkeler ise mevcut atıklarını başka ülkelere ihraç ederek atıkları kendi bulundukları coğrafyadan uzak tutma politikası gütmektedir, oysa mikroplastiklerin doğaya hangi coğrafya üzerinden karıştığının bir önemi olmadığı gibi, gönderen ülkeyi gezegenin kirlenmesinin sonuçlarından da kurtaramaz.

Bu zorlukların üstesinden gelmek için geri dönüşüm teknolojilerini geliştirmek, daha iyi plastik ambalajlar tasarlamak ve atıkların en aza indirildiği döngüsel bir ekonomiye geçmek için çaba sarf ediliyor. Bununla birlikte, plastik tüketimini azaltmak, mümkün olan yerlerde yeniden kullanmak ve mümkün olan yerlerde plastiğe alternatifler seçmek de kritik önem taşıyor.

Bu sorunların yanı sıra, "al-yap-at" şeklindeki doğrusal ekonomi modeli, plastik geri dönüşümü ile temelden çelişmektedir. Geri dönüşümün sürdürülebilir bir çözümün parçası olabilmesi için, atıkların en aza indirildiği ve malzemelerin mümkün olduğunca uzun süre kullanımda tutulduğu döngüsel bir ekonomi/tüketim modeline geçilmesi gerekmektedir.

Plastik geri dönüşümü atık yönetiminde önemli bir rol oynasa da her derde deva değildir. Plastik kullanımının azaltılması, plastik ürünlerin yeniden tasarlanması ve alternatif malzemelere geçişin yanı sıra geri dönüşüm altyapısı ve teknolojisindeki iyileştirmeler, plastik atık krizini ele almanın kritik bileşenleridir.